Artırma ile satış ...

Mezat,(Arapça).
Müzayede, 
İhale, 
Ziyadeşeleştirme,
Üsterme,
Artırma ile satış.
Açık arttırma Arapça müzayede ( مزایده ).
Açık artırma ile satış.
Açık artırma ile satış yapılan yer.
Devletçe veya bir müessesece satılığa çıkarılan bir malın veya arazinin arttırılmaya konulması. 


Mezat, taşınır veya taşınmaz malların açık artırma yoluyla alım ya da satımıdır. İki türlü bu mezat işi yapılmaktadır. Birinci durumda ki buna geleneksel metod diyoruz alıcıların birbirini izleyen artırma teklifleri mezatı yöneten tarafından en yüksek bedele ulaşması yoluyla olanıdır. Diğer yöntemde ise tam tersine ki bu metoda Hollanda tipi diyoruz. Satıcı mal için önerdiği bedeli giderek azaltarak her alıcının kabul ettiği bedele malı satar. Eğer bedel çok düşük ise malını satıştan çekebilir. 

Bir mal müzayede ile satılacaksa kapalı zarf ya da açık arttırma ile olmak iki türlü yapılır. Müzayedede konulan şey, en çok arttırma yapana ihale edilir.





Bir Mandalina Cinsi ...

Okitsu,
Eylül ayı başında olgunlaşan bir mandalina cinsidir.

Mandalina cinsleri;
Satsuma, 
Suntina
Klemantin, 

King
Mineola, 

Monreal
 
Okitsu, 

Ortanik
Fremont
Nova, 

Vinola
Topaz, 

Dancy, 
Encore

Uçuşu olmayan uçakların bekleme alanları ...

Apron,
Uçuşu olmayan uçakların bekleme alanları .
Hava alanında uçakların parklandırılmaları, akaryakıt ikmalleri, yolcu, yük, posta, kargo, bakım, ikmal, indirme ve bindirme işlerinin yapılması için uçuşu olmayan uçakların bekleme alanlarına apron denir.  

Başka bir tarifle uçakların yolcu aldıkları ve bindirdikleri geniş alana havacılık dilinde apron adı verilir. 

Apron, havaalanlarında uçakların park pozisyonlarını aldıkları, yakıt aldıkları ve uçaklara yüklemenin yapıldığı alanlardır. 

Apronlar halka açık alanlar değillerdir. Giriş için özel izin gerektirmektedir. Bu izinler Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından verilmektedir. Apronda sigara içmek, alev alabilecek ya da kıvılcım çıkarabilecek malzeme ve ekipman taşımak, izinsiz giriş yapmak ve reflektörlü yelek gibi gerekli önlemleri almadan dolaşmak kesinlikle yasaktır. Apron, hava alanlarında uçakların uçuşa hazırlanmasına, manevra yapmasına, yolcuların inip binmesine yarayan, uçuş pistiyle hava alanı binası ve yapıları arasındaki düz ve sert yüzeyli alanlardır.


Apron kelimesinin kullanılan diğer anlamları;
Önlük, göğüslük, önlük gibi kullanılan şey, 
Peştamal.
Tiyatro sahnesinin ön kısmı.
Hangarın önündeki beton saha.
Makinelerin üzerindeki koruyucu metal kapaklar.
Kayışlı taşıyıcı.
Buzul eteği.
Örtü Göğüslük, önlük, 
Koruyucu kapak, rüzgarlık.
Kayışlı taşıyıcı.

Eski dilde uyanık, tetikte, sak ...

Müteyakkız,
Arapça müteyakkız ( متيقظ ).
Teyakkuz durumunda olan. 
Eski dilde teyakkuz (Arapça,  تيقظ ), uyanıklık demektir. 
İhtiyatlı,
Gözü açık,

Uyanık, 
Tetikte, 
Sak.
Uykusu hafif.
Gözü açık olan,
Eski dilde uyanık, tetikte, sak.
Çabuk duyan. 
Ölçülü davranma.
Sakınma, 
Sakıntı, 
Tedbirli.

Gözün saydam tabakasına yerleştirilen mercek ...

Lens, ( İng. lens).
İngilizce cam anlamındadır.
Kontak lens. 
Mercek.

Gözün saydam tabakasının üzerine doğrudan uygulanan, görmeyi düzeltici mercek.


Lensler, gözün saydam tabakasına, dış yüzeyine yerleştirilebilen, kırma kusurlarını düzeltme veya bazı göz hastalıklarını tedavi edici amaçlarla kullanılabilen protez ekipmanlar olup Kontak Lens olarak bilinir.  Çok popüler olan renkli lenslerdir. Göz rengini değiştirdiği gibi görme bozukluğunu da düzelten çeşitleri mevcut olup tercihe şayandır.

Lensler genellikle uygun olursa kozmetik gereklilik olarak gözlükler yerine kullanılmıştır. Ancak faydalı yanları olduğu kadar zararlı yönlerininde olduğu unutlmamalıdır.  İlk olarak 1978 yılında üretilen gaz geçirgen lensler, sert lensler ve yumuşak lensler olmak üzere iki tiptir.  Daha sonra 1980 yılında silikon lensler yapılmaya başlanmıştır. 

Bir tür küçük çömleğe ve bu çömleğe bastırılarak yapılan peynire verilen ad ...

Küpecik, 
Küpecük, (Çankırı yöresine özgü).
Carra, (Adana yöresine özgü).

Küp, 
Çömlek,
Küp Peyniri,
Küpecik peyniri ,
 

Çömlek ile küp arası büyüklükte küplere kürecik adı verilir. Çömlekden Büyük, Küpden Küçük topraktan yapılmış çömlek. İç anadolunun bazı yörelerinde Küpecük  denir.

Küçük küp, çömlek, kazan. 
 

Kışlık peynirler salamura ya da küplere, basılarak kış için soğuk yerlerde saklanır. Kalıplar halindeki taze koyun veya inek peyniri, bez torbalara konur. Üzerine bir ağırlık (taş) ile iki gün baskı yapılarak süzüldükten sonra çömlek veya küplere basılarak saklanır. Peynir suyu süzülür. Süzülen bu suya penir alt suyu denir ve ekmek yapımında kullanılır. Suyu süzülen taze peynir, ufalanıp, tuzlanarak  bir bez, tülbent içinde bir gün bekletilir. Sonra üzerine çörek otu atarak bu küpecik veya küp veya çömlek veya carralara basılır. Küpecik, Çömlek, Küp, Küpecük, Carra gibi topraktan, kil malzemeden yapılmış çömleklerde bu peynirler saklanır. Basılan peynirin üstüne tuz serilir. Küpecik, küp veya çömlek ağzı az bir un ile hazırlanan sert bir hamurla veya donmuş yağ ile kapatılarak mağaralarda veya evlerin zemin katında, hazırlanan nemli kumlara gömülerek iki-üç ay saklanır.

Zamanı gelince açılarak yıkanıp afiyetle yenir.

Liste başı olmuş hafif müzik şarkısı ...

Hit, (İng. hit).
Top.
Liste başı.
Liste başı olmuş hafif müzik şarkısı.
En çok beğenilen.
Herhangi bir seçimde, listenin ilk sırasında olan ad.
En çok beğenilen, en çok tutulan kitap, şarkı vb., hit .



Devekuşu sürüsüne de Hit denir. 

Yeni Zelanda'da etkin bir yanardağ ...

Ruapehu,  
Ruapehu Yanardağı,
Mount Tongariro, 
White Island, (Whakaari Volkanı).

Yüzüklerin Efendisi adlı filmde "Ölüm Dağı" ismiyle kullanılan yanardağ, Ruapehu'dur.
Ruapehu yanardağı, bir stratovolkan plup Yeni Zelanda'nın en aktif volkanlarından birisidir. En son 2007 yılında tehlike yaratmıştır. Volkanda aktif havalandırma, geniş zirve bölgesinde yer alan Krater Gölü ile olmaktadır. 
Sık ama hafif, orta patlamalı püskürmeler Krater Gölünde olmuştur. Zirve krater gölünden phreatic patlamalar sonucu üretilen Lahars üst yamacında bir kayak alanına ve alt nehir vadileri için bir tehlike yaratmaktadır.

Üzerine yazı yazmak için hazırlanan deri ...

Tirşe,  
Rak,  
Parşömen.
Ak Deri, 

Üzerine yazı yazılan tabaklanmış ceylan derisi.  
Tabaklanmış ceylan derisi, Rak.  

Parşömen,
 (Frn. parchment, parchment, Alm. Pergament), 
üzerine yazı yazmak ve resim yapmak için hazırlanmış hayvan derisine denir. M.Ö. İkinci yüzyılda Bergama, (Pergamus) şehrinde keşfedildiği rivayet olunur. Latince Charta Pergamena kelimesinden, Bergama kağıdı anlamında dünyaya parşömen olarak yayılmıştır. Daha önceleri papirus kağıdı yazı yazmak için kullanılırdı. Yazı yazmak, resim yapmak için özel olarak hazırlanan deriye  tirşe de denir. Bugün olduğu gibi et için kesilen hayvan derileri bu amaçla kullanılmıştır. Yazı yazmak için deri elde edilmesi için bir hayvan kesilmemiştir. Genellikle oğlak, koyun, keçi,(Keçi derisi, bendir) dana, ceylan (en makbul olanı), eşek, balık, deve gibi çok çeşitli hayvan derisinden parşömen yapılmıştır.  Deri kirece yatırılarak kıllarından temizlenir. Fazla et ve yağları alındıktan sonra gerilerek güneşte kurutulurak aşındırıcı sert taş gibi uygun malzemeler ile zımparalanarak pürüzleri giderilir. Papirüs denilen yapraklardan daha dayanıklı olan bu derinin orijinal dokusu yazı yazmak için en uygun durumda olur. Kaliteli bir parşömen üzerinden uzun yıllarda geçse aynı kalitede görevini sağlar.

İngiltere ve ABD’de kullanılan arazi ölçüsü birimi...

Akr,
1 akr 4840 yarda kare : 40,4685 a.
1 yarda kare 9 ayak kare : 0,8361 m2

Eski paund, yarda, akr gibi ölçü birimleri İngiltere'de ortaya çıktı ve kısa zamanda İngilizce konuşulan ülkelere, Amerikan kolonilerine, İngiliz sömürgelerine ve bazı başka ülkelere yayıldı. Britanya İmparatorluğu'nun her yerinde kullanılan bu birimler, "İmparatorluk ' ölçü birimleri olarak bilinir.

Bütün İngiliz ve Amerikan ölçü birimi standartları birbiriyle uyumlu değildir. İngiltere'de galon 1824'te tanımlanmıştı; buna karşılık ABD hükümeti, 231 inç küpe (3,785 litreye) eşdeğer olan daha eski "Kraliçe Anne galonu"nu geçerli saydı. Bu nedenle ABD galonu 0,8326 İngiliz galonuna eşittir. Tahıl ya da şeker gibi kuru maddelerin ölçümünde kullanılan bir hacim birimi olan buşıl ABD' de 2.150,42 inç küpe (35,239 litre), İngiltere'de ise 2.219,36 inç küpe (36,386 litre) eşittir. Buşıl günümüzde pek ender kullanılmaktadır.

Arka çıkan, yardımcı ...

Müzahir,
Arka çıkan, 
Yardımcı.
Muavin (Arapça,  معاون ), yardımcı.
Bir görevlinin, bir yöneticinin işine yardım eden, yokluğunda yerini ve yetkilerini üzerine alan kimse.
Yâver (Farsça, یاور ).
Müzahir kelimesi,  
Arkalayan, destekleyici, arka çıkan, yardımcı anlamına gelir. 
Müzahir, Zahir olan, taraftar çıkan, geriden yardım eden, koruyan. 
Himaye eden.
Yardım eden, yardımcı.

Rize yöresinde tahıl ürünlerini saklamak için ayaklar üzerine kurulan ve "serander" de denilen ahşap yapı ...

Nayla,
Serander.
Serenti.
Paska,
Naliya,
Seren.

Doğu Karadeniz yöresine özgü olan ve tahıl, fındık gibi ürünleri saklamaya yarayan ahşap yapı türü.
Rize yöresinde tahıl ürünlerini saklamak için ayaklar üzerine kurulan ve "serander" de denilen ahşap yapı.
 
Doğu Karadeniz Bölgesi'nde genelde kiler ya da tahıl ambarı olarak kullanılan tahtalardan yapılan genellikle dört nadiren altı, sekiz hatta oniki direkli küçük ahşap yapıların adıdır ve çeşitli yörelere göre adı değişir. Buna göre yörelere göre adları şöyledir;

Nayla, (Rize).
Serander,(Trabzon).
Serenti, (Rize).
Paska, (Sürmene).
Naliya,  (Rize).
Seren, (Zonguldak).

Argoda muhabbet tellalı anlamında kullanılan sözcük ...

Pezo,
Pezevenk,
Muhabbet Tellalı,
Fuhuş Aracısı,

Farsça Pejvend, pezevenk kelimesinden Türkçemize girmiştir.
Gizli ve yasal olmayan cinsel ilişki öncesinde aracılık eden kimse.
Dümbük, (Farsça dünbek).
Fuhuş aracısı erkek pezevenk.
Godoş, 
Muhabbet tellalı, 
Kavat, (TDK).
Astik, (Ermenice). 
Yunanca kentli anlamında Astikos kelimesinden türetilmiştir. Muhabbet tellalı, Pezevenk.
Dasnik, (Ermenice dasnıhink), Pezevenk, Muhabbet tellalı.
İngilizce, pimp. Pezevenk, alfons. 

Argoda "Konuş, anlat, söyle" anlamında bir sözcük ...

Akoza,
Yunanca, akousa, işittim anlamındaki sözcüğünden türetilmiştir.
Eş anlamlı olarak Aktize kelimesi de kullanılır.

"Konuş, anlat, söyle" anlamında argo bir sözcük.
Argoda "Konuş, anlat, söyle" anlamında bir sözcük.

Esnek dokunmuş ipekli ya da yünlü bir kumaş ...

Jarse, (Fr. jersey)
Jarse Kumaş, (İng. Stoccinette).
Esnek dokunmuş ipekli ya da yünlü bir kumaş. 
Seyrek aralıklı dokunmuş, esnek bir kumaş türüdür. 
Adını Fransa'nın Jersey Adası'ndan alır.
Jarse kumaşından yapılan veya esnek örülmüş (giyecek).

Jarse örme kumaşlar her iki yüzüde aynı görünümlü sık bir yapıya sahip daha stabil kumaşlardır. 

Genellikle astar, forma, abiye, gecelik gibi giyim gurubunda kullanılır. Abiye kıyafetlerde, seksi ve gece kıyafetlerinde çok sık kullanılan bir kumaş cinsidir. Hanımlar tarafından kullanılan bu kumaş türü yapısı gereği vücut hatlarını ortaya çıkarttığı için hata kabul etmez.

Bir işin tamamlanması için tanınan ek süre, mehil ...

Önel,
Mehil,
Süre uzatımı.
Ek süre. 
Ek zaman.
Süre tanımak, 
Vade, 
Mühlet.
Termin, Bir işin tamamlanması için tanınan ek süre, mehil, önel.
Bir işin tamamlanması için verilen süre, önel.
Vade, vakit, bir iş için bırakı­lan zaman, mühlet. 
Arapça Mahl kelimesinden türetilmiş olup yavaştan alma, erteleme anlamındadır.

Herkesçe doğru sayılan ve uyulmasına gerek duyulan kurallar ...

Örf, (Arapça, عرف )
Gelenek, Adet.
Herkesçe doğru sayılan ve uyulmasına gerek duyulan kurallar.
Yasalarla belirlenmeyen, halkın kendiliğinden uyduğu gelenek ve görenekler. 
Korku verici tavır. 
İnsanlar arasında güzel görülmüş, red ve inkâr edilmeyip mükerreren yapılagelmiş olan şeylerdir. 
Genelde şer'an ve şeriata bağlı hükümlerdir. 
Aklı selim sahiplerince müstahsen olup münker olmayan şey demektir. 
Örf, şeriata eğer muhalif olursa, gayr-i meşrudur.
Yapılagelen, 
Olagelen. 
Usul,

Kesinlikle uyulması gereken Kuran ve hadis hükümleri ...

Nas,

Kesinlikle uyulması gereken Kuran ve hadis hükümleri.
Tartışmasız benimsenmesi istenen yargı.

Nas kelimesinin diğer anlamları şöyledir. 
Nâs (Arapça ناس ), insanlar.
Açıklık, açık ve kesin yargı.  
Hukukta, Nas, İnsanlar anlamında kullanılır. 
Felsefede, Nas Dogma(Yunanca), inak, sav anlamındadır. 
Halk arasında, Iraklık, uzaklık anlamında kullanılır. 
Uykusu gelmek, Uyku bastırmak.
Uyuklama,
Kalabalık,

İrin Birikimi ...

Apse,  
Fr. abcès, İng. abscess.
İrin birikimi. 
İrinşiş,
Çıban.
Çirk (Arapça, چرک ).
Kir.



Cerahat, 
İrin. 
Bir nevi iltihap,
Genellikle sarımtırak renkte koyuca sıvı.

Emile Zola'nın bir romanı ...

Nana,
Germinal,(1885).
Emek,(1901).
Meyhane,(1877).
Bir Aşk Sayfası,(1878).
Suçluyorum,
Doktor Pascal,(1893).
Toprak,(1887).
Gerçek,(1903).
Apartman,
Rahip Mouret'nin Günahı,(1875).
Paris'in Karnı,
Dara,
Bozgun(1892).
Rreu, 
Therese Raquin,(1867).
Paris Yıldızı, 
Din Laiklik Çatışması, 
Marsilya'nın Gizemleri, 
Oyun Bitti, 
Paris Yaşamı,
Rahibin Günahı, 
Zamanın Efendisi, 
Les Mysteres de Marseille.
Hayvanlaşan İnsan,(1890).  
Yaşama Sevinci .


Émile Zola (2 Nisan 1840 – 29 Eylül 1902).

Yazar, romancı, eleştirmen. 
Fransa’da natüralizmin öncüsü ve kurucusudur. 

Fransız yazar Emile Zola 1840 yılında Paris’te doğdu. İtalyan asıllı Mühendis babası küçük yaşta öldü. Zola bundan sonra yetim kaldı ve düzenli bir öğrenim göremedi. Lise tahsilini dahi yarım bırakarak çalışmak zorunda kaldı.

Paris’te 1862 yılında meşhur Haşet kitapevinde işe başladı. 1864 yılında ilk eseri yani hikayeleri basılmaya başladı. Ünlü Figaro gazetesine makale yazmaya başladı. Les Mysteres de Marseille adlı romanı Marsilya’da basıldı. 1866 yılında Haşet kitap evindeki görevinden ayrıldı. 


1867 yılında tanınmasını sağlayan Therese Raquin adlı eserini bitirdi. Meyhane adlı eseri 1877 yılında  yayınlandı. Bu eseriyle ünlendi. Nana, Germinal ve Meyhane en tanınmış eserleridir.

1897 yılında Fransız ordusunda askerlik yaparken kendisi yahudi olması nedeniyle askeri yargının duyarsızlığına kurban giden Yüzbaşı Dreyfus’u savunmuştur. Hatta Fransa devlet başkanına hitaben “İtham Ediyorum” makalesini yazmıştır. Bu makalesinden dolayı Emile Zola, bir yıl hapse mahkum olmuş ve Fransa'dan kaçtı ve İngiltere'ye sığındı. Sonra çıkan afla ülkesine döndü. 


Fransız yazar, 1902 sonbaharında Paris'te yatak odasında baca tıkanmasından şömineden çıkan duman zehirlenmesinden öldü.

Popüler Yayınlar

Translate

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı