Kadınlarda leğen kemiklerinin arasında kalan kısma, alt karın bölgesine verilen ad ...

Pelvik,  (Latince pelvic, İng. pelvis).
Pelvis,  Pelvise ait.
Pelvik Hastalığı, 
Kalça kemiği arasındaki boşluk, havsala, Pelvis, Leğen.
Leğen kemiğinin olduğu bölge. 
Alt karın. 
Basenle ilgili.
Kadınlarda göbek altı ve kalça arasında kalan alan. 

Leğen kemiklerinin arasında kalan kısma verilen addır. Bu bölgede genital, iç genital organlar, idrar torbası, kalın bağırsak ve barsağın diğer kısımları bulunur. Pelvik İnflamatuar Hastalığı, yumurtalık, rahim ve rahim boynu iltihaplarına verilen addır.

Ekonomik alanda kendi kendine yeterli olmaya yönelen bir ülkenin rejimi ...

Otarsi, (Fr. autarcie).
Otarşi (İng. autarchy, autarky).
Autarchia.
Özerlik, Özerk Belediye. 
İngilizce (Selfgovernment).
 
Ekonomik alanda kendi kendine yeterli olmaya yönelen bir ülkenin rejimidir. 
Bir ülkede ekonomik alandaki gereksinimleri kendi kendine karşılamaya yönelen tutumdur. Bir devletin, ekonomik hayatında kendi kendine yeterli olmaya yönelmesi halidir.
Bir ülke veya grubunun izlediği ekonomik bakımdan kendi kendine yeterlilik politikasıdır. Kendi kendine yeterlilik kavramıdır. 

Ekonomik olarak kendine yeterlilik prensibine dayanır. Genellikle uluslararası ticarete kapalı bir ekonomiyi belirtmek için bir ticaret modeli olarak kullanılır. Bu bağlamda ticaret olmadığı için hakim fiyatlar uygulayıcı tarafından tanımlanır. Uluslararası ticarete açık olmadığından farklı ülkelerdeki fiyatlarla bir karşılaştırılma yapılamaz. Bu politikayı uygulayan ülke ile  diğer  ülkeler arasında bir ekonomik izolasyon vardır. Korumacı önlemler uygulanarak ekonomik olarak kendine yeterliliğe ulaşmak için ithalatı azaltan bir ekonomik politika stratejisi uygulanır. Bu sistemle uygulanan otarşik politikalar Birinci ve İkinci Dünya Savaşı arasında uluslararası sahneye çıkmış ve hakim olmuştur. 

Tarihte bu politikayı, İtalya hükümeti Faşizm döneminde kusursuzca uygulamıştır. Savaş sırasında Nazi Almanyasında ve II.Dünya savaşı sırasında Arnavutluk'ta tatbik edilmiştir. Son yıllarda eski Sovyet bloku ve Çin gibi birçok ülkede de kısmen uygulanmıştır. Ancak Dünya Ticaret Örgütü uluslararası ticaretin gelişmesinin önünü açmasıyla bu tür tecrit politikaları terk edilmiştir.

İkinci Dünya Savaşının sonunda, bu politika Uluslararası Para Fonu ve Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının oluşturulmasıyla sanayileşmiş ülkelerin çoğu tarafından terk edilmiştir. Bireysel özgürlük ilkesini koruyan bir siyasal felsefe olan otarsi zorunlu hükümeti reddeder. Bu politikaya siyasi taassuptan dolayı kısaca özerklik demektir.

Aşağı görülen değersiz topluluk, zümre, sürü ...

Güruh, (Farsça). 
Gürûh [ گروه ].
Topluluk, zümre, bölük.
Değersiz, 
Aşağı görülen, küçümsenen topluluk, 
Derinti, 
Sürü.
Fevc.
İnsan kalabalığı.

Anadolu halkının kuş yüreği diye adlandırdığı küçük otsu bir bitki ...

Briza,
Briza maxima, 
Kuşyüreği,
Qaking grass.
Zembil otu.
Anadolu halkının kuş yüreği diye adlandırdığı küçük otsu bir bitki.
Briza, Briza maxima L. bilimsel sınıflandırılması; Plantae - Tracheobionta - Magnoliophyta -  Liliopsida sınıfından Poaceae ailesindendir.

Geniş düzlüklerde, oval, soluk sarı salkım şeklindeki ürünü bitkinin ince dallarında sallanır. Düz, doğrusal yaprakları bir tutam oluşturur. 30-45 cm boylarında , bir yıllık, küçük otsu bir bitkidir. 15 adet çiçeği ile bitkinin dallarından sarkar. Zembil gibi sarktığından zembil otuda denir. Anayurdu Avrupa ve Akdeniz havzasıdır. Ekili alanlarda, kayalık taşlı bölgelerde bulunur. Yumuşatıcı özelliği vardır, kabızlık giderici etkisi vardır. Kuş yüreği Buğdaygiller sınıfından tek yıllık, istilacı bir bitkidir. Tohumları ve yaprakları yenilebilir ve şifalı ot olarak da kullanılır.

Fotoğraf :  Haşim KILIÇ



Eski dilde bir sözü veya davranışı görünür anlamından başka bir anlamda kabul etme...

Tevil, (Arapça  تأویل  ).
釈義
註釋

Bir sözü veya davranışı görünür anlamından başka bir anlamda kabul etme.
Çevri.
Eski dilde sözü çevirmek.
Yorumlama,
Başka bir yorum getirme.
Bir nesneye redd ve irca etmek.
Söz veya davranışa başka bir anlam vermek.
Döndürmek.
Durum, biçim.

Tevil, kelimesi yukarıda açıklanan anlamlarından başka rüya tabir etmek manasına gelir.
Tevil ayrıca hoş kokulu bir nebat adıdır.

Eskiden varlığı kaldırılan, iptal edilen, kaldırılmış...

Mülga (Arapça  ملغا ).
Kaldırılmış.
Eskiden varlığı kaldırılan, 
Kapatılan,
İlga edilmiş. 
Metruk ve lağvedilmiş şey. 
Batıl ve hükümsüz bırakılan,
İptal edilmiş, Terkedilmiş.
Kaldırılmış, geçersiz. 

Yağmur duası, yağmur duasına çıkma ...

İstiska, 
Arapça,  استسقا .
Halk dilinde İstiska,
Yağmur duası. 
Yağmur dileme duası,

Su tutması.
Yağmur duasına çıkma. 
Su isteme. 
Susama. 
Yağmur duasına çıkma. 
Yağmur, bereket ve yardım Duası



İstiska kelimesinin anlamına istinaden;
Ödem,
Atgak,
Halk dilinde vücutta su toplanması hastalığına verilen ad. Atgak, 
İng. hidrops asites.
Vücutta su toplanması.
Vücudun bazı yerlerinde su toplanması hastalığı.
Karında biriken sarı su hastalığına Halk dilinde verilen ad: Atgak.
Kaygıdan yüz sararması .

Yağmur duası(İstiska).
Bir bölgede susuzluk, kuraklık olması durumunda o bölgede yaşayanların toplanarak o bölge dışına çıkıp yağmur yağması için dua etmeleridir. Yağmur duası için dua edilecek yer, açık bir alan olması gerekir. Önce tövbe istiğfar etmek sonrada Allah’tan bolluk ve berekete vesile olacak yağmur göndermesini istemek için dua edilir. Allah' a dua ederek yalvarıp yakarmak  sünnettir. Bu duaya istiska duası denir. Su isteme, yağmur isteme anlamına gelir. Yağmur duasına çıkıldığında duadan önce iki rekat namaz kılınır. Yağmur duası sünnettir. Peygamber efendimiz de yağmur duasında bulunmuştur. Yağmur duasının üç gün üst üste açık bir alanda yapılması müstehaptır.

[Not: Müstehap, dinen emredilmediği halde yapıldığında sevap kazandıran davranış.]

İstiska Duası:
  
 
﴿اَلْحَمْدُ لِلهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ  اَلرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ  مَالِكِ يَوْمِ الدِّينِ
لآَ إِلٰهَ إِلاَّ اللهُ يَفْعَلُ مَا يُرِيدُ 
اَللَّهُمَّ أَنْتَ اللهُ لآَ إِلٰهَ إِلآَّ أَنْتَ الْغَنِيُّ وَنَحْنُ الْفُقَرآءُ أَنْزِلْ عَلَيْنَا الْغَيْثَ وَاجْعَلْ مآ أَنْزَلْتَ عَلَيْنَا قُوَّةً وَبَلاَغاً  إِلٰى حِينٍ
اَللَّهُمَّ اسْقِ عِبَادَكَ وَبَهَآئِمَكَ وَانْشُرْ رَحْمَتَكَ وَأَحْيِ بَلَدَكَ الْمَيِّتَ 
اَللَّهُمَّ اسْقِنَا غَيْثاً مُغِيثاً مَرِيئاً مَرِيعاً نَافِعاً غَيْرَ ضَآرٍّ عَاجِلاً غَيْرَ اٰجِلٍ

Allahümme, eskına ğaysen muğisen henien merien ğadekan mücellilen seyhan ammen tabakan. Allahümme, eskine'l-ğayse ve la tec'alna mine’l-kanitin. Allahümme, inne bi’l-biladi ve'l-ibadi ve’l-halkı mine’l-le’vai ve'd-danki ma la neşkü illa ileyke. Allahümme, enbit lene’z-zer'a edirre lene’d-dar'a ve eskına min berakati’s-sema'i ve enbit lena min berekati'l-arzı. Allahümme, inna nestağ firuke inneke künte ğaffaran feersil’is-semae aleyna midrara.  

Anlamı:
Bize yardım eden, içimize sinen, bol ve faydalı olup her tarafı kaplayan ve her tarafı sulayan genel bir yağmur ihsan et bu kullarına.  Allah'ım! Yalvarıyoruz, Bizi yağmurla sula, bizi ümitlerini kesmiş kimselerden etme. Allah'ım! İllerde, kullarda ve yaratıklarda öyle bir güçlük ve darlık var ki, senden başkasına arz edemeyiz. Allah'ım! Bizim için ekinleri bitir, yeşert, hayvan memelerini sütle doldur, bizi göğün bereketlerinden sula ve yeryüzünün bereketlerinden bize ürün bitir. Allah'ım! yalvarıyoruz. Biz senden mağfiret dileriz. Şübhe yok ki sen, çok bağışlayansın. Artık bize gökten bol bol yağmur yağdır. Amin Ya Rabbim.

İslam inancında, Recep ayının 27. gecesinde Hz. Muhammed'in göğe yükselişi ...

Mirac, (Arapça,  معراج ),
Miraç, Miraj,
Miraç Kandili,
Miraç gecesi,

Eski dilde göğe çıkma.
Yükseğe çıkma.
Yükselecek yer.
Merdiven, süllem.
En yüksek makam.

Hz. Muhammet'in göğe yükselmesi.

Arapça uruc sözcüğünden türetilmiş olup merdiven anlamına gelmektedir.
İslam inancında, Recep ayının 27. gecesinde Hz. Muhammed'in göğe yükselişini ifade eder.


Receb ayının 27. gecesi Miraç Kandilidir. Bu gecede Hz. Peygamberimiz bir mucize olarak Mekke'deki Mescid-i Haram'dan, Kudüs'teki Mescid-i Aksa'ya ve oradan da göklerin İlahi derinliklerine doğru yükselip ruhen ve bedenen Cenab-ı Hakkın huzuruna çıkmıştır. 

Miladi 621 yılı başlarında miraç olayı iki aşamada gerçekleşmiştir. Birinci aşamada Hz. Peygamber Mescidül-Haram'dan Burak ile Beytü'l-Makdis'e (Kudüs) götürülür. Kuran'ın andığı bu aşamaya, gece yürüyüşü anlamına gelen İsra adı verilmiştir.  Daha sonra Hz. Peygamber Beytü'l-Makdis'ten Allah'a yükselişi olayıdır. Mirac olarak anılan bu yükselme olayı Kuranda anılmaz, ama çok sayıda hadisde anlatılmıştır.

Boynuz Otu, Farekulağı ve Marulcuk da denilen bitki ...

Çöpleme,
Çöplemecik,
Boynuz otu
Dana bağırtan,
Bohça otu,
Harbak,
Marulcuk.
Karacaotu.
Boynuz Otu, 
Farekulağı, 
Cerastium.

Boynuzotu, Marulcuk, Çöpleme adı ile bildiğimiz bitkinin birçok çeşidi vardır. Ülkemizde ise daha ziyade bir çok türünün olduğu kayıtlanmıştır. Bu bitkinin A ve B vitaminleri bakımından zengin olduğu söyleniyor. Ortalama olarak 50-60 cm boylanabilen, bodur, yıllık ve çok yıllık  bir bitkidir. Yapraklar karşılıklı, dikdörtgenimsi ve mızrak şeklinde küçük ve tüylüdür. Geniş ve güzel çiçekli bu bitki zehirlidir. Karadeniz ve toros dağlarında daha çok yetişiyor.

Boynuz otuna halk arasında bohça otu, çöpleme, harbak, dana bağırtan, fare kulağı ve marulcuk gibi isimler verilmiştir. Bilimsel adı, Ceratium olarak bilinir. Düğün çiçeğigillerden bir bitki olup Plantae alemi, Magnoliopsida sınıfındandır. Caryophyllaceae Familyasındır. 
Çelik ya da kök parçaları ile üretilebilir. Dökülen tohumlar, seneye tekrar çıkarlar. İlkbahar da tohum ekilerek de üretilirler. Güneşli, sıcak ve yarı gölge, ılıman yerlerde yetişir. Kuraklığa ve soğuğa dayanıklıdır. Sık, az ve düzenli sulanmalıdır. 

Kökleri şifa olarak bazı hastalık veya dertlere iyi geliyor. Bunlar, bağırsaktaki kurtları düşürür. Kadınlarda adeti düzenler. Zehirli ve tahriş edici olduğu için pek kullanılmaz. Zehirlenme belirtileri kulak çınlaması, kusma, ishal olarak görülür.

Fotoğraf : Haşim KILIÇ  

Macar heykeltıraş ve mimar Profesör Ernő Rubik tarafından 1974 yılında icat edilen üç boyutlu bulmaca ...

Rubik küp,
Rubikin küpü,
Akıl küpü,
Zeka küpü.
Magic Cube,
Magic box,


Sabır küpü,
Sinir küpü.
Renk küpü.
Sihirli küp.

Macar heykeltıraş ve mimar Profesör Ernő Rubik tarafından 1974 yılında icat edilen üç boyutlu bulmaca. 
Rubik küp adı verilen  3D geometrik bulmaca ideal bir oyuncak olmuştur. Hemen her yaştan kişinin severek çözmeye çalıştığı Rubik Küpün altı yüzü vardır. Her yüz bir renk ile kaplıdır. Her yüz dokuz çıkartma içerir. Bulmacanın çözümü için her yüzün aynı renk olması istenir. Üç boyutlu (3D) geometrik bulmaca 1980 yılından itibaren  Ideal Toy Corp lisansı ile seri olarak üretilmiştir. Dünya çapında 350 milyondan fazla üretilip satılmıştır. Tüm zamanların en çok satan oyuncağı olmuştur.
Küpün altı yüzünün her karesi dönmektedir. Bağımsız bir merkezi eksen etrafında dönen üç boyutlu karelerden oluşan ve kırmızı, mavi, beyaz, yeşil, sarı ve turuncu renklidir. Her satır ve sütun ile dokuz kare oluşur. Bulmacayı çözmek gerçekten çok zordur.

Sizlere küpün her yönden aynı renkte olmasını sağlayacak ip uçları aşağıda gösterilmiştir. Öncelikle bilmeniz gerekenler:
Küpün parçaları birbirinden bağımsız olmayıp orta noktası daima sabittir. Küpü ne kadar çevirirseniz çevirin değişmezler. Kırmızının karşısında daima turuncu, yeşilin karşısında mavi, sarının karşısında beyaz renk vardır. Bu bilgiler ışığında çözüm kolay olabilir. Bir küp, toplam 26 adet parçadan oluşur. Bu parçalar, 8 adet üç renkli köşe parçası, 12 adet iki renkli parça ve 6 adet sabit tek renkli parçadan oluşur. Her parçanın renkleri sabittir sadece konumları değişebilir. Küpün çözümü renk renk yapılmaz, tümü birlikte yapılır. Küpteki bir kareyi iki kez sola çevirmek ile iki kez sağa çevirmek aynı şeydir. 
Bol şanslar dilerim.

Dinozor kalıntılarını keşfeden Britanyalı fosil biriktiricisi ve ilk paleontolojist ...

Mary Anning,
Mary Anning (1799-1847).
Harika Çocuk Mary Anning.
Fosil Kız.
Paleontolojist.

Britanyalı fosil biriktiricisi ve paleontolojist.
Dinozor kalıntılarını keşfeden ilk Paleontolojist.

1809 ve 1811 yılları arasında henüz 10-12 yaşlarında daha çocuk iken dinozor kalıntılarını keşfetmiştir. Paleontoloji, Taşılbilim, Fosilbilim dalında ilk keşfi ile dünyanın ilk paleontolojisti unvanını almıştır. Mary Anning toprağı kazan ilk kadın araştırmacı olup ilk olarak bir T-Rex (Tyrannosaurus Rex) fosili bulmuştur.

Güney İngiltere'de bir marangozun kızı olarak Lyme Regis kayalıklarında büyümüştür. Küçük yaşta öksüz kalan harika çocuk,  1811 yılında yani 12 yaşında iken, jura ve kretesa dönemlerine ait Ichthyosaurus fosil iskeletini, 1825 yılında plesiosaurus iskeletini, uçan sürüngenlerden Pterodactylus fosilini keşfederek tarihe ilk paleontolojist olarak geçmiştir.

Mary Anning yaptığı keşiflerden dolayı 1830 yılında İngiliz Kültür Derneği tarafından ödüllendirilmiştir. Ayrıca Londra Jeoloji Derneği fahri üyesi seçilmiştir. 

Günümüze gelen ünlü Paleontologlar:
Mary Anning (Dinazor kalıntıları). 
Alex Rasnitsyn, 
Benjamin Franklin Mudge, 
Stephen Jay Gould (Yunus fosili). 
Sankar Chatterjee, 

Kocasının ölümünden sonra 1251' de tahta geçen, Çağatay ulusunun dördüncü hükümdarı ...

Ergene Hatun,
Kocasının ölümünden sonra 1251 yılında tahta geçen, Çağatay ulusunun dördüncü hükümdarı.

Cengiz Han'ın kurduğu Büyük Moğol İmparatorluğu çocukları arasında dört hanlığa bölünür. Bu hanlıklardan biride Çağatay Hanlığıdır. Cengiz Hanın oğullarından biri olan Çağatay Han bu devlete adını vermiştir. Bu hanedan 1227-1370 yılları arasında Maveraünnehir, Yedisu ve Doğu Türkistan’da hüküm sürmüştür.

Çağatay Han’ın ölümünden sonra 1241-1246 yılları arasında torunu Kara Hülagu Han olur. Daha sonra 1246-1251 yılları arasında oğullarından Yesü-Mengü Çağatay hanı olmuştur. 1251 yılında Kara Hülagu Hanın ölümü üzerine karısı Ergene Hatun oğlu Mübarek Şah adına naibe olarak ülkenin yönetimini eline alır.

Eski dilde ayrılık, hicran, ayrılık acısı...

Firak, (Arapça فراق ).
Ayrılık.
Ayrılmak. 
Hicran.
Ayrılış.
Ayrılık acısı.
Eskiden hasret, fürkat, firkat, 
Sevgiliden ayrılma.
Ölüm firak değil visaldir.
Ölüm ayrılık değil kavuşmadır.
Vuslatın neşesine firak düştü.
Kavuşmanın neşesine ayrılık düştü.

Arka arkaya oturmuş iki kişi tarafından sürülen bisiklet ...

Tandem, (Fr. tandem). 
İki kişilik bisiklet. 
Arka arkaya oturmuş iki kişi tarafından sürülen bisiklet.
İki kişi tarafından sürülen bisiklet.
İki kişinin beraber sürdüğü bisikletlere Tandem bisiklet denir. Genelde kısa mesafeli geziler için kullanılır. Bisiklet iki kişinin gücü ile sürülür. 

Tandem kelimesi ayrıca aşağıdaki anlamlar içinde kullanılır.
İki kişilik yamaç paraşütüyle yapılan uçuş.
Futbolda savunmanın gerisinde görev yapan oyuncunun arkasındaki tek kişi. 
Kürek sporunda ikişer kürek kullanılarak yapılan tekne yarışı kategorisi.
Tandem bisikletler, normal bisikletlere nazaran biraz daha uzun olduğundan taşıma problem olmaktadır. Bu tür bisikletleri kullanmak önceden bir deneyim gerektirir.

Bisiklet hakkında oradan buradan bilgiler;
İlk bisiklet çok ilkel biçimde 12. yüzyılda Çin'de yapılmıştır. Fransa, Belçika, İngiltere, İtalya ve İspanya'daki bisiklet fabrikaları bisikletin bu ülkelerde yaygınlaşmasına ve bisiklet sporunu gelişmesine önayak olmuştur. 19.Yüzyılın başlarından itibaren bisiklet, önemli bir ulaşım ve spor amaçlı olarak tüm dünyada kullanılmaya başlanmıştır. 

Bisiklet herkesin kullanabileceği, ulaşım, eğlence ve spor aracıdır. Yürüyerek veya koşarak gitmek yerine bisikletle daha az az enerji sarfederek daha çabuk gidilir. Bisiklet basit ve açık dişli ve/veya dişlilerden oluşan bir mekanik araçtır.
Bisikleti meydana getiren kısımlar şunlardır; Gidon, Koltuk(Sele),  Ön çatal, Tekerlekler, Koltuk,  Zincir, Vites, Pedal, Krank, Sepet, Çelik telli fren mekanizması, Çamurluk, Küçük bir batarya ile far ve reflektörler.

Uluslararası Bisiklet Federasyonu (UCI), bisiklet yarışlarının her dalında ulusal ve dünya şampiyonlukları yarışmaları düzenler. Uluslararası yarışları düzenlemek, kategorileri saptamak ve dünya şampiyonalarının yerini ve zamanını belirlemek bu kuruluş tarafından yapılır.

Günümüzde, bisiklete binmenin sağlığa yararlı olduğu görüşünün gelişmesi ile özellikle Avrupa’da uluslararası nitelikte pek çok bisiklet turları düzenlenmektedir. Bisiklet sporu ile ilgilenenlerin sayısının artmasıyla birçok ülkenin kent caddeleri, ulusal parkları ve belediye parklarında bisiklet yolları yapılmıştır.

Bisikletler teker çaplarına ve kullanım amaçlarına göre sınıflandırılır.  Örnekler;
Akrobasi ve bazı özel yarış bisikletleri(BMX bisikletleri), iki kişilik bisiklet (tandem) sürücüsünün yatar pozisyonda sürmesine müsaade eden bisikletlere yatay bisiklet, 
sadece tek bir tekeri olan bisikletler (Unisiklet), gibi iş bisikletleri özellikle yük taşımak için üretilirler.

Özdeyiş, slogan ...

Motto,  
İtalyanca bir kelimedir.
Özdeyiş,
Slogan.
İlke,
Yol gösterici söz,
Düstur,
Vecize,
Yazıt.
Parola.
Slogan, Şiar.
Döviz.

İtalyanca Motto kelimesinin kökeni Latincedir. Latince söylemek anlamında olan muttire kelimesinden gelir. Tanımlayıcı bir deyiş, düsturdur. Bir örgüt, grup, kurum için pazarlama amacı ve araçlarını tanımlar. 

Genelde bir deyiş, slogan, parola olarak verilir. Tabii firmanın veya işletmenin ilke sözü olarak lanse edilendir. Bir marka oluştururken bu süreçten geçilir. Bu süreçte kısa ve çarpıcı propaganda sözü olarak kullanılır. Bir markanın amacını ve vizyonunu tanımlayan kısa deyiştir. Slogan, parola sav söz, ileti, mesaj, döviz, yazıt, düstur, yol gösterici söz veya şiardır.

Slogan, bir inanç ya da ideal içeren cümledir. Mottolar bireyler, kuruluşlar ve hatta ülkeler tarafından sıklıkla kullanılır. Şirketler tarafından kullanılan sloganlar onların farklı kalite veya özelliklerini vurgular. 

Örnek olarak muhtelif mottolar;
Cesur Ol.
En iyi politika dürüstlüktür.
Zaman paradır.

Dünyaca ünlü ilk kadın Profesör, İtalyan Matematikçi ...

Maria Gaetana Agnesi, 
Milano, İtalya (1718-1799).
İtalyan Kadın Matematikçi ve Felsefeci.
Maria Agnesi, İtalya'nın Milan kentinde 16 Mayıs 1718 tarihinde doğdu ve 9 Ocak 1799 Milan'da bir manastırda öldü .
 
Maria Gaetana Agnesi, sayılı bilim alimlerinden olup tüm zamanların ilk kadın matematikçisi olarak kabul edilir. Matematikte Diferansiyel hesap alanında çalışmalarıyla ünlenmiş ve üçüncü dereceden eğrileri incelemiş ve kendi adı ile anılan eğriyi tanımlamıştır. 

1748'de yayınladığı cebir elkitabı ile tanınmıştır. Aritmetik, cebir, trigonometri, analitik geometri ve hesap üzerine odaklanmıştır. İmparatoriçe Maria Theresia'ya adadığı Instituziononi Analitiche ad Uso della Gioventu Italiana (İtalyan gençliği için Analitik eğitimi) adlı yapıtı ile ün kazandı. Kendisi gibi matematikçi olan babası Pietro varlıklı bir aileye mensuptur. Küçük yaşta eski dilleri, birçok modern dili, felsefe ve matematiği öğrendi. Latince, İbranice,Eski Yunanca, İtalyanca, İspanyolca, Almanca ve Fransızca bilen Maria Gaetana Agnesi, papa Benedictus XII tarafından Bologna Üniversitesi'nde matematik profesörlüğüne atandı. 

Bilim Dünyasına Katkıları ;
  • Kapsamlı bir Matematik ders kitabı yayınlandı.
  •  İlk kadın Profesör olarak atanmıştır.
  • 1738 yılında Felsefe Önermeleri (Propositiones Philosophicae) adlı ilk eserini felsefe ve doğa bilimi üzerine yazdı ve yayınladı.
  • Agnesi Cadısı adı verilen  bir eğri ile ünlendi. Bu çan eğrisi denklemine  Witch Agnesi adı verilmiştir. Bugün bir çok ders kitablarında bulunur. Esasen İngilizceye çevrilirken yanlış anlam yüklendiğinden versiera cadı anlamında kullanılmıştır. Yani Agnesi eğrisinin cadısı diye tanımlanmış. 
  •  Ters sinüs eğrisi diye bilinen bu özel eğri denklemi;  xy2=4a2(2a-x)

Eski dilde yaratılış, yapı, karakter, tabiat, mizaç ...


Fıtrat, 

Arapça  فطرت .
Yaratılış.
Hilkat, 
Tıynet.
Eski dilde yaratılış, yapı, karakter, tabiat, mizaç.
Bünye, yapı, şekil, tarz. 
Varlıkların yapısını oluşturan, geliştiren ve değiştiren kanunlar bütünüdür.

Arapça yarmak, kazmak anlamına gelen Fatr kelimesinden türetilmiştir. Fatr ilk yaratılış manasındadır. Allah'ın mahlukatı kendisini bilecek ve tanıyacak idrak edecek kabiliyette yaratmasıdır. 

Fıtrat, var olan her şeyin ne hikmetle yaratıldığı, yaratılışını, o varlığın doğasını ifade eder.
Var olan her şeyin, mahlukatın hangi hikmetle yaratıldığı, yaratılışının o varlığın tabiatında var olduğunu ifade eder. İnsanların, hayvanların, bitkilerin, yerin, göğün, kurumların, kavramların hasılı her şeyin yapısı ve işleyişi bir fıtrata göredir. Bir şeyin yaratılırken kazanmış olduğu özellikler bakımından durumu, fıtrat, hilkat. Bir kimsede doğuştan bulunan vücut ve ruh özelliklerinin tümü, mizaç, huy, tıynet, cibilliyet demektir.

Esasen insanın yaratılışı güzel ahlak üzerinedir. Ancak, insan tabiatına yerleştirilmiş bulunan bütün bu özelliklerin kaynaklarını bularak geliştirmeleri gerekir. Yani fıtrata uymak, yaratılışa uyum göstermek lazımdır. 

Filipinlerdeki en aktif volkanlardan biri ..

Mayon, 
Mayon Yanardağı.
Filipinlerin orta yerinde bulunan en aktif volkanlardan biridir. Mayon volkanı son 400 yılda 50 kez harekete geçmiştir. Mayon Yanardağı, aktif bir stratovolkandır. Yani sertleşmiş lav, tüf ve kül tabakasından oluşmuş, yüksek, konik biçimli bir volkandır.
Filipinler'deki Luzon Adasının Bicol bölgesinde bulunur. Şekli mükemmel bir konik durumdadır. 

Legazpi şehrinin 15 kilometre kuzeybatısında bulunan bu yanardağ, son olarak 2013 yılında havaya lavlar, taşlar ve kül püskürtmesi sonucu 5 dağcı yaşamını yitirmiş ve çok sayıda kişi yaralanmıştır. Yaşayan halk panik içerisinde bölgeyi terk etmişlerdir.

Filipinler'de bir çok aktif volkan mevcuttur. En önemlileri ;
Mayon volkanı, Pinatubo Yanardağı, Taal  Yanardağı.

Filipin Cumhuriyeti, Republika ng Pilipinas, 
Kısaltılmış olarak Pilipinas (İng. Philippines).
Vietnam'ın doğusunda, güneydoğu Asya'da Vietnam'ın doğusundadır. Tropikal deniz iklimi vardır. Filipinler, kasırgalar, heyelanlar, aktif volkanlar ve yıkıcı depremlerle sık sık sarsılan bir doğal afetlerin yoğun olduğu bir ülkedir.

Yönetim biçimi: Başkanlık Tipi Cumhuriyet 
Para birimi, Filipinler pesosu (PHP).
Başkent: Manila olup bir adalar devletidir. 
Luzon, Visayas ve Mindanao adlı üç cografik bölgeden oluşur. 
Önemli şehirleri; Cebu, Bohol, Leyte, Negros, Palawan, Panay, Samar,  Mindoro, Masbate, 
Endüstri ürünleri: Tekstil, eczacılık ürünleri, kimyasallar, ağaç ürünleri, gıda maddeleri, elektronik eşyalar, petrol arıtımı, deniz mahsulleri

Tarım ürünleri: Pirinç, hindistancevizi, mısır, şekerkamışı, muz, ananas, mango, domuz eti, yumurta, dana eti, balık.

Anne, Ana ...

Üm,
Ümm, (Arapça) [ ام ].
Anne, ana.
Anne,
Anne, (İng. Mother, Frn. Mère, Alm. Mutter, Arapça أم ,  Japonca 母).
Valide, (Arapça) [ والده ].
Ana,
Mama, (İspanyolca).
Mader (Farsça) [ مادر ].
Büyükanne, 
Doğuran,
Nine,

Elleri kınalı, anam.

Çocuğu olan kadın, ana, valide. 
Yavrusu olan dişi.
Sütanne'ye, Murzia denir.
Üvey anne, bir çocuğu evlat edinmiş ya da kocasının kendinden doğmamış çocuklarına annelik yapan kadın. Çocuğun esas anasına öz anne veya fizyolojik anne denir. Bir de günümüzde eskiden olmayan
Taşıyıcı anne vardır ki bunlar, başka bir annenin çocuğunu dünyaya getiren kişidir. Yumurta hücresini bulundurmaz sadece döllenmiş yumurtayı taşır ve doğurarak esas anneye devrederler. Bu anneler bir ücret, kazanç karşılığında bu işi yaparlar. 

Meksika'ya özgü bir yemek ...


Tamale,

İspanyolca Tamal (tekil), Tamales (çoğul).
Mısır unu, kıyma ve kırmızı biberle yapılan Meksika yemeği. 

Tamale'nin M.Ö. 1200-250 yıllarında Aztek ve Maya uygarlıkları zamanında taşınabilir gıda olarak ordulara, avcılara ve seyahat edenlere azık olarak hazırlandığı rivayet olunur. Genel olarak dini günlerde, yılbaşında, cenaze ve düğün zamanlarında yapılması gelenektir. 

Tamale bir çok Meksika lokantasında ve hatta sokaklardaki seyyar satıcılarda bile bulunur. Mısır kabuklarında hazırlanıp pişiriliyor. Bizim Mısır haşlama veya ütme yaptığımızda attığımız koçanın kabukları, Meksikalılar için önemli bir yemek malzemesidir. 

Malzemeler;
Yarım Tavuk, haşlanmış ve kemiklerinden temizlenmiş sövüş olarak. Burada domuz eti veya dana eti de kullanılabilir. Miktarları aynı olacak. Yine haşlanacak. Hamur için haşlama suyu kullanılacak.
3 Bardak su,
3 Çay kaşığı kırmızı biber,
1 Çay kaşığı kekik,
1 Çay kaşığı kimyon,
2-3 Diş sarımsak,
Rendelenmiş kaşar peyniri.
Hamur için 2 su bardağı mısır unu,
150-200 gr .Tereyağ, (Margarin, veya domuz yağı olabilir.)
Hamuru yoğurmak için 1-2 su bardağı haşlama (tavuk, et) suyu.
20 tane sarma için kuru mısır yaprağı,


Mısır yaprakları kuru olduğu için biraz ılık suda bekletilerek ıslatılır. Yemeğin içi hazırlanır. İç için mısır ununu, yağ(margarin) ve tavuk suyunu bir arada pişiriyoruz. Hazırlanan hamur karışımdan önce mısır yaprağının içine sürülüyor . Haşlanmış kemiklerinden ayırdığımız tavuk etlerini de küçük parçalar halinde didiniz. Malzemelerin hepsi ile harç hazırlanır. Mısır yaprağına üzerine mısır unlu karışım konur. Üzerine rendelenmiş kasar peyniri serpilir. Mısır yaprakları bohça gibi katlanarak sarılır. Bohça yine mısır yapraklarından şerit halinde kesilen mısır yaprakları ile sarılarak bağlanır ki dağılmasın. Küçük paketler halinde hazır bir yemek olur. İç harcımızın tamamı ile bu şekilde mısır yaprakları doldurulup sarılarak bağlanır. Hazırlanan bohça şeklindeki tamalesler kısık ateşte pişirilir. Ancak pişirme işlemi buğulama şeklinde delikli bir tencerede sırf islim İle pişerse daha makbul olmaktadır.




Bir başka yemek ise;

Fajitas,
Fajita(Fajitas), 


Meksika mutfağına ait ızgara et ve buğday ya da mısır unuyla yapılmış tortilla ile ikram edilen bir çeşit yemektir. Bu yemekte vazgeçilmez bir tat olarak mutfaklarda yerini alır.

Hristiyanlıkta, baba ve oğul ile birlikte Kutsal Üçleme' nin üçüncü kişisi ...

Ruhül Kudüs,
Allah'ın ruhu,
Kutsal Ruh, (Holy Spirit).
Mukaddes ruh, 
Cebrail.
Vahiy meleği olan Cebrâil ,
Cibril. 
Mukaddes ruh, vahiy meleği Ruhul-Kudüs.
Arapça Ruh ve Kudüs kelimelerinin birleşmesinden meydana gelmiştir.
Ruh, hareketin kaynağı, hayat, idrak, manevi varlık, vahiy, cebrail, duygu, his v.b. manalar ifade etmektedir. 

Ruhül Kudüs kelimesinin geçtiği yerde mutlaka Hazreti İsa'nın da adı geçer. Baba, oğul ve kutsal ruh diye devam eder. 
Ruhu'l-kudüs, Ahmed Raza Khan: Mohammed Aqib Qadri, Elmalılı Hamdi Yazır, Diyanet Meali, Diyanet Vakfı tarafından Cebrail, mukaddes ruh, kutsal ruh olarak tefsir edilmiştir.

Mersin' in Silifke ilçesinde antik bir kent ...

Olba,
Olba,
Ura,

Silifke ilçesinden Toros dağlarına uzanan vadi ve ormanlar arasındadır. Bir plato üzerinde kurulmuş olan Olba ören yeri Silifke ilçesinin 30 km. kuzeyindedir. Bu günkü Uzuncaburç Köyü, Olba krallığının  merkezi ve ticaret merkezi olup Olba antik kentinin kapladığı sit alanı içindedir.


Hellenistik Çağda Olba'nın (Ura) ibadet yeri olarak ve Zeus Tapınağının da bulunduğu Uzuncaburçtur. Uzuncaburç olba antik kentinin 4 km. yakınındadır.
Antik Ura kentinin o çağlarda etrafı surlarla çevrilmiştir.  Bu antik kent taş döşenmiş bir yol ile Kızkalesi'ne (Korykos) bağlanır. Yine bu yörenin önemli yapılarından biri olan ve Tanrı-İmparator Kenti olarak bilinen Diocaesarea,  Diokaiseria tapınağı ve diğer kalıntıları vardır. Olba(Ura) antik kentinden  günümüze, su kemerleri, çeşmeler, mezarlıklar, tiyatro ve tek katlı binalardan oluşan kent kalıntıları ile kaya mezarları ve lahitler gelmiştir.

Mersin' in Silifke ilçesindeki diğer tarihi eserler;
Aphrodisias (Tisan),
Prakana,
Diokaesareia (Uzuncaburç),
Holmoie (Taşucu),
Kanytella,
Canytelis (Kanlıdivane),
İmbriogon şehri (Roma döneminden kalma) .
Korykos, (Kız kalesi).
Korykion-Antron (Cennet-Cehennem),
Seleukeia ad Kalykadnos (Silifke),
Corasium, Korasion (Susanoğlu),

Kuantum teorisinin yaratıcısı Nobel ödüllü Alman Fizikçi ...


Max Planck, (1858-1947)

Nobel ödüllü, Alman Fizikçi.

23 Nisan 1858 yılında Almanya'nın Kiel kentinde doğdu,
04 Ekim 1947 yılında Göttingen Kentinde öldü.

Kuantum enerjisinin yaratıcısı, 1918 yılında Nobel Ödülü aldı. Atomik ve atom altı süreçlerin anlaşılmasına eserleriyle önemli katkıda bulunmuştur. Max Planck ölümünden önce ve sonra da Einstein,  Louis de Broglie gibi önde gelen bilim adamları tarafından kabul görmüştür. Planck hayatı boyunca bilime  termodinamik , optik, istatistiksel mekanik ve fiziksel kimya , dahil olmak üzere çeşitli alanlarda yaptığı başarılı çalışmalar ile önemli katkılarda bulunmuştur. Albert Einstein bir çok kuramında Max Planc'ın teorilerini kullanmıştır.

Münih'teki ünlü Maximilian Gymnasium'da müzik okudu. Ama fizik dalını tercih etmiş ve 21 yaşında Berlin Üniversitesinde termodinamik konuları hakkında yaptığı çalışmalarla doktora yaptı. Münih Üniversitesinde öğretim görevlisi oldu. Daha sonra Berlin Üniversitesi de teorik fizik konusunda profesör oldu .

Ama bilim adamının kişisel yaşamı tam bir trajedi olmuştur. Bir hastalıktan dolayı ilk eşini kaybeden Profesörün büyük oğlu I. Dünya Savaşında ölmüştür. Doğum esnasında kızını kaybetmiş ve ikinci oğlu da 1944 yılında ,Hitler'e suikast düzenleyen guruba katılımdan dolayı Naziler tarafından idam edilmiştir. Planck Dünya Savaşı sırasında Almanya'da kalmış ve Nazi rejimine hep muhalefet etmiştir. Savaştan sonra Max Planck'ın adı bir Enstitüye verilmiştir. Kaiser Wilhelm Enstitüsü'nün başkanı olarak atandı . Max Planck 1947 yılında öldü.

Aldığı ödüllerden bazıları;
1918 yılında Fizik Nobel Ödülü aldı.
1913 yılında, BerlinÜniversitesi rektörü olarak atandı.
1929 yılında kuantum enerji ve Copley Madalyası verildi.
1927 yılında Liebig Madalyası ve Franklin Madalyası ile ödüllendirildi.

Eserleri;
Modern Doğa Anlayışı ve Kuantum Teorisine Giriş,
Termodinamik dersleri 1897, 
Isı Radyasyonu Kuramı Dersleri 1906, 
Kurumsal Fiziğe Giriş 1945, 
Max Planck Akademik Konuşmaları 1948.
Planck sabiti, Max Planck Topluluğu, Kuantum mekaniği, Planck Birimleri, Planck zamanı, Planck dönemi, Planck Duvarı.

Popüler Yayınlar

Translate

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı